Serkan Zeki ÖZTUNCAY
Köşe Yazarı
Serkan Zeki ÖZTUNCAY
 

ŞAŞIRDIK MI? TABİİ Kİ HAYIR!

Türkiye seçim sürecini artık geride bıraktı. Doğal olarak da şimdi gözler piyasalara çevrildi. Piyasalarda yaşanan ve yaşanması planlanan gelişmelerle ilgili haberlerde yavaş yavaş kulağımıza gelmeye başladı. Belirsizlik döneminin geride bırakılması ile çoğu sektörde yaşanan durgunluğun artık sona ermesi beklenmekte. Kulağımıza gelen haberlere göre, en çok dikkat çeken detayların arasında maalesef ki yapılan ya da yapılması planlanan zam haberleri de bulunmakta. Başta gıda fiyatları olmak üzere birçok sektörde fiyatlara zam yapılacağının duyumlarını alıyoruz. Bu fiyatlamaların hepsinde olmasa bile bazı kalemlerde fırsatçılık yapılabilmesi de muhtemel seçenekler arasında yer alıyor. Yetkililerimiz mutlak suretle haksız yere yapılan zamlar ile ilgili gerekli denetim ve kontrolleri yapacak, tedbirleri alacaktır diye düşünüyorum. İçerisinde bulunduğumuz dönem itibariyle vatandaşlarımızın alım gücü seviyesi zaten hepimizin malumudur. Vatandaşlarımızın devletimizden bu durumun iyileştirilmesi adına çözüm beklediği birçok sorunu bulunmaktadır. Dile getirilen ve ivedilikle çözüm bulması beklenen belli başlı sorunlar arasında; kiralık konut fiyatlarında istenen fahiş kira bedellerine bir çözüm bulunması, gıda fiyatlarındaki pahalılığın denetlenmesi, asgari ücretle çalışanların ve emekli kesimin maaşlarında iyileştirme yapılması, kademeli emeklilik sisteminin hayata geçirilmesi ve belirli bir yaşa gelmiş olup iş bulmakta ya da çalışmakta zorlanan kişilere emekli maaşı bağlanması, bankaların kredi faiz oranlarının düşürülmesi, memura kira desteği verilmesi, kamu çalışanlarına lojman desteği sağlanması, dar gelirli vatandaşa uygun fiyatla konut satın alma şansı tanınması, esnaflardan alınan vergilerdeki oranların düşürülmesi, sıfır araç alımlarında ÖTV oranının düşürülmesi gibi daha birçok konu yer alıyor. Bir grup vatandaşımızın durumu ve talepleri bu şekildeyken bir kesimde “Asgari ücrete %30 zam yapılması planlanıyormuş, o zaman bende kirayı yükseltebilirim”, “Bayilerde sıfır araç sıkıntısı varmış, arabamın satış fiyatını arttırayım”, “Ne yapabilirim ki? Döviz kuru yükseliyor”, “Emlak ve gelir vergisi çok yükseldi, bende zordayım”, “Ekmek bile 7-8 TL olacakmış” gibi söylemlerle yapacakları fırsatçılıklara kılıf bulmaya çalışıyor. Şayet gerekli önlemler alınmaz ise anlaşılan şu ki; fatura yine bir grup vatandaşa çıkacak. İçerisinde bulunduğumuz ekonomik koşullarda, vatandaşın alım gücü bu fırsatçılığı kaldırabilecek güçte değil. Kaldı ki yapılan ya da yapılması planlanan bu fırsatçılıklar da doğru değil, bunu hepimiz biliyoruz. Zaten Bodrum bölgesinin genelinde kiralık evlerin fiyatları malum çok yüksek. Yetmez bir de bir yıllık kira bedeli peşin olarak istenmekte. Yıllık kiralama yapılan yerlerin sayısı da zaten oldukça azaldı. Vatandaş zar zor bulduğu kiralık evleri kaçırmamak adına durumu kabullenmek zorunda kalıyor.   Araç piyasası da Bodrum bölgesinde çok geniş bir seçenek yelpazesine sahip değil. Vatandaşın tercih sayısı sınırlı. Bu sektörde de durum konut piyasasından farklı değil. Durumun farkında olan kişiler tabiri caizse “İşine gelirse” mantığı ile araçlara fiyat belirliyorlar. Bildiğiniz üzere, bu tip örnekleri neredeyse her sektörde görmek mümkün. Görülen o ki; bu iş sadece devletimizin elinde değil, vatandaş olarak bizlere de sorumluluklar düşmektedir. Her alanda gelişen ilişkilerimizde adil olmak, fırsatçılık yapmamak, anlayışlı ve tutarlı bir tavır göstermek, uzlaşmacı bir tutum sergilemek gibi bizlere yakışan davranışlar sergilemeliyiz. Asla unutmayın ki; biz bu milletin ta kendisiyiz ve geleceğimizi hep beraber şekillendireceğiz. Lütfen fırsatçılık yapmayalım, birbirimize anlayış gösterip, destek olalım. Her şeyin gönlünüzce olması dileğimle.  
Ekleme Tarihi: 01 Haziran 2023 - Perşembe

ŞAŞIRDIK MI? TABİİ Kİ HAYIR!

Türkiye seçim sürecini artık geride bıraktı. Doğal olarak da şimdi gözler piyasalara çevrildi. Piyasalarda yaşanan ve yaşanması planlanan gelişmelerle ilgili haberlerde yavaş yavaş kulağımıza gelmeye başladı. Belirsizlik döneminin geride bırakılması ile çoğu sektörde yaşanan durgunluğun artık sona ermesi beklenmekte.

Kulağımıza gelen haberlere göre, en çok dikkat çeken detayların arasında maalesef ki yapılan ya da yapılması planlanan zam haberleri de bulunmakta. Başta gıda fiyatları olmak üzere birçok sektörde fiyatlara zam yapılacağının duyumlarını alıyoruz. Bu fiyatlamaların hepsinde olmasa bile bazı kalemlerde fırsatçılık yapılabilmesi de muhtemel seçenekler arasında yer alıyor. Yetkililerimiz mutlak suretle haksız yere yapılan zamlar ile ilgili gerekli denetim ve kontrolleri yapacak, tedbirleri alacaktır diye düşünüyorum.

İçerisinde bulunduğumuz dönem itibariyle vatandaşlarımızın alım gücü seviyesi zaten hepimizin malumudur. Vatandaşlarımızın devletimizden bu durumun iyileştirilmesi adına çözüm beklediği birçok sorunu bulunmaktadır. Dile getirilen ve ivedilikle çözüm bulması beklenen belli başlı sorunlar arasında; kiralık konut fiyatlarında istenen fahiş kira bedellerine bir çözüm bulunması, gıda fiyatlarındaki pahalılığın denetlenmesi, asgari ücretle çalışanların ve emekli kesimin maaşlarında iyileştirme yapılması, kademeli emeklilik sisteminin hayata geçirilmesi ve belirli bir yaşa gelmiş olup iş bulmakta ya da çalışmakta zorlanan kişilere emekli maaşı bağlanması, bankaların kredi faiz oranlarının düşürülmesi, memura kira desteği verilmesi, kamu çalışanlarına lojman desteği sağlanması, dar gelirli vatandaşa uygun fiyatla konut satın alma şansı tanınması, esnaflardan alınan vergilerdeki oranların düşürülmesi, sıfır araç alımlarında ÖTV oranının düşürülmesi gibi daha birçok konu yer alıyor.

Bir grup vatandaşımızın durumu ve talepleri bu şekildeyken bir kesimde “Asgari ücrete %30 zam yapılması planlanıyormuş, o zaman bende kirayı yükseltebilirim”, “Bayilerde sıfır araç sıkıntısı varmış, arabamın satış fiyatını arttırayım”, “Ne yapabilirim ki? Döviz kuru yükseliyor”, “Emlak ve gelir vergisi çok yükseldi, bende zordayım”, “Ekmek bile 7-8 TL olacakmış” gibi söylemlerle yapacakları fırsatçılıklara kılıf bulmaya çalışıyor. Şayet gerekli önlemler alınmaz ise anlaşılan şu ki; fatura yine bir grup vatandaşa çıkacak. İçerisinde bulunduğumuz ekonomik koşullarda, vatandaşın alım gücü bu fırsatçılığı kaldırabilecek güçte değil. Kaldı ki yapılan ya da yapılması planlanan bu fırsatçılıklar da doğru değil, bunu hepimiz biliyoruz.

Zaten Bodrum bölgesinin genelinde kiralık evlerin fiyatları malum çok yüksek. Yetmez bir de bir yıllık kira bedeli peşin olarak istenmekte. Yıllık kiralama yapılan yerlerin sayısı da zaten oldukça azaldı. Vatandaş zar zor bulduğu kiralık evleri kaçırmamak adına durumu kabullenmek zorunda kalıyor.  

Araç piyasası da Bodrum bölgesinde çok geniş bir seçenek yelpazesine sahip değil. Vatandaşın tercih sayısı sınırlı. Bu sektörde de durum konut piyasasından farklı değil. Durumun farkında olan kişiler tabiri caizse “İşine gelirse” mantığı ile araçlara fiyat belirliyorlar.

Bildiğiniz üzere, bu tip örnekleri neredeyse her sektörde görmek mümkün. Görülen o ki; bu iş sadece devletimizin elinde değil, vatandaş olarak bizlere de sorumluluklar düşmektedir. Her alanda gelişen ilişkilerimizde adil olmak, fırsatçılık yapmamak, anlayışlı ve tutarlı bir tavır göstermek, uzlaşmacı bir tutum sergilemek gibi bizlere yakışan davranışlar sergilemeliyiz.

Asla unutmayın ki; biz bu milletin ta kendisiyiz ve geleceğimizi hep beraber şekillendireceğiz. Lütfen fırsatçılık yapmayalım, birbirimize anlayış gösterip, destek olalım.

Her şeyin gönlünüzce olması dileğimle.  

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberbodrum.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.