Serkan Zeki ÖZTUNCAY
Köşe Yazarı
Serkan Zeki ÖZTUNCAY
 

KONUT SATIŞLARI DÜŞECEK Mİ?

Bildiğiniz üzere, 538 sıra nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği 31.Mayıs.2022 tarihli ve 31852 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmişti ve bu tebliğ ile, taşınır ve taşınmazlar ile mal ve hizmetlerin alınması, satılması veya kiralanmasının temin edilmesine yönelik olarak verilen ilanların yayımlanmasına aracılık eden aracı hizmet sağlayıcılarına, sosyal ağ sağlayıcılarına ve yer sağlayıcılarına bir aylık süre içerisinde gerçekleştirmiş oldukları işlemlere ilişkin olarak bildirim zorunluluğu getirilmişti. Bu sayede ilan verilen taşınmazların, ilanda belirtilen fiyatı ile tapu satışında gösterilen bedeli arasında şayet fark varsa, bu farkı tespit etmek ve devletin gerçek satış bedeli üzerinden tapu harcı ve gelir vergisini tahsil edebilmesi amaçlanmaktaydı. Tebliğin yayımlanması sonrası ilan portallarındaki aktif ilanların bazılarının pasife düşürüldüğü hatta bazı ilanların bilgilerinin tamamen portaldan silindiği yetkili kişilerce tespit edilmiş ve konu hakkında duyurular yapılmıştı. Bunun üzerine, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Strateji ve Bütçe Bakanlığınca hazırlanan ekli “2023 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı” nın onaylanmasına karar verildiği 25.Ekim.2022 tarihli ve 31994 sayılı Resmi Gazetede 6294 karar numarası ile yayımlandı. Kararın içeriğinde, “Web Tapu Uygulamasıyla oluşturulan değerleme raporları ve alım – satım vb. işlemlerden elde edilen değerler ile SPK ve BBDK tarafından yetkilendirilen değerleme kuruluşları ve değerleme lisansı sahibi değerleme uzmanlarınca düzenlenen değerleme raporlarının değer ve değere etki eden öznitelik verilerinin Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Değer Bilgi Merkezine elektronik olarak anlık gönderilmesi sağlanacaktır” metni yer aldı. Metinden de anlaşılacağı üzere, taşınmazın satış işlemlerinde değerleme raporu olması zorunlu hale getirilmiştir. Burada WEB tapudan yapılacak satış başvurusunda belirtilen değer ile değerleme raporundaki değeri karşılaştırılarak bildirilen satış değerinin ne kadar gerçekçi olduğu yetkililerce takip edilebilmesi amaçlanmaktadır. Peki şimdi sektörü neler bekliyor ? Atılan adımlar sonrası gayrimenkul sektöründe alım satım yaparak kazanç sağlamak isteyen kişilerin önü büyük ölçüde kesildi diyebiliriz. Tabi bu durum sadece o kişilere değil bu gayrimenkulleri satmak isteyen mal sahiplerine, satılması adına hizmet veren emlak danışmanlarına da yansıyacaktır ve doğal olarak satışlarda da azalmalar görülecektir, satılan taşınmazların satış süresinin bu durumda uzama ihtimali de bir nebze güçlenmektedir. Bu konuyu sadece bir iki cümle ile geçiştirmek ve sektörde düşük bir oranda etki edeceğini düşünmek şahsımca yanlış bir tutum olacaktır. Sektörde bir taşınmaza 5 yılı aşkın bir süre ile mal sahipliği yapan kişiler bu durumdan daha az etkilenirken bu süreyi doldurmayan mal sahipleri ise satış işleminden doğabilecek gelir vergisinden ötürü taşınmazlarını satarken biraz zorlanacaklar gibi gözüküyor. Burada altı çizilmesi gereken konular sadece satışların hızının düşeceği, ilan sayılarının azalacağı, al sat yapmak isteyen kişilerin maliyetlerinin yükseleceği midir? Konuya sektörde bugüne kadar oluşan bir algıdan yola çıkarak değişik bir bakış açısı ile ele almamız gerektiği kanaatindeyim. Gayrimenkul sektöründe alıcıların ve emlak danışmanlarının sıkça duydukları bir cümle vardır, çoğu mal sahibi gayrimenkulünü satma kararı verdiğinde “ben elime net şu rakam geçsin istiyorum” ifadesini kullanır. Bu sebeple umarım ki, mal sahipleri “gerçek satış değerlerini göstereceğimden dolayı bana gelir vergisi çıkıyor ama ben elime şu miktarın net olarak geçmesini istiyorum” gibi yanlış bir tutum sergileyerek taşınmazları için istedikleri bedelleri doğacak gelir vergisi oranında arttırmazlar. Şayet böyle bir tutum sergilenirse, gayrimenkul fiyatları doğal olarak yeniden yükselecektir ve bu durumda zaten durgun bir dönemde olan gayrimenkul sektöründeki satışları durma noktasına kadar getirebilir ve kanaatimce bu konuda üzerinde durulması, takip edilmesi gereken en önemli husus budur. Çünkü beraberinde emlak vergisi rayiç bedellerinin yükselmesi de söz konusu olur ve dolayısı ile hiç evini satmayı düşünmeyen bir vatandaşın daha fazla emlak vergisi ödemesine de sebep olacaktır. Her şeyin gönlünüzce olması dileğimle…
Ekleme Tarihi: 08 Kasım 2022 - Salı

KONUT SATIŞLARI DÜŞECEK Mİ?

Bildiğiniz üzere, 538 sıra nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği 31.Mayıs.2022 tarihli ve 31852 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmişti ve bu tebliğ ile, taşınır ve taşınmazlar ile mal ve hizmetlerin alınması, satılması veya kiralanmasının temin edilmesine yönelik olarak verilen ilanların yayımlanmasına aracılık eden aracı hizmet sağlayıcılarına, sosyal ağ sağlayıcılarına ve yer sağlayıcılarına bir aylık süre içerisinde gerçekleştirmiş oldukları işlemlere ilişkin olarak bildirim zorunluluğu getirilmişti.

Bu sayede ilan verilen taşınmazların, ilanda belirtilen fiyatı ile tapu satışında gösterilen bedeli arasında şayet fark varsa, bu farkı tespit etmek ve devletin gerçek satış bedeli üzerinden tapu harcı ve gelir vergisini tahsil edebilmesi amaçlanmaktaydı.

Tebliğin yayımlanması sonrası ilan portallarındaki aktif ilanların bazılarının pasife düşürüldüğü hatta bazı ilanların bilgilerinin tamamen portaldan silindiği yetkili kişilerce tespit edilmiş ve konu hakkında duyurular yapılmıştı.

Bunun üzerine, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Strateji ve Bütçe Bakanlığınca hazırlanan ekli “2023 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı” nın onaylanmasına karar verildiği 25.Ekim.2022 tarihli ve 31994 sayılı Resmi Gazetede 6294 karar numarası ile yayımlandı.

Kararın içeriğinde, “Web Tapu Uygulamasıyla oluşturulan değerleme raporları ve alım – satım vb. işlemlerden elde edilen değerler ile SPK ve BBDK tarafından yetkilendirilen değerleme kuruluşları ve değerleme lisansı sahibi değerleme uzmanlarınca düzenlenen değerleme raporlarının değer ve değere etki eden öznitelik verilerinin Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Değer Bilgi Merkezine elektronik olarak anlık gönderilmesi sağlanacaktır” metni yer aldı.

Metinden de anlaşılacağı üzere, taşınmazın satış işlemlerinde değerleme raporu olması zorunlu hale getirilmiştir. Burada WEB tapudan yapılacak satış başvurusunda belirtilen değer ile değerleme raporundaki değeri karşılaştırılarak bildirilen satış değerinin ne kadar gerçekçi olduğu yetkililerce takip edilebilmesi amaçlanmaktadır.

Peki şimdi sektörü neler bekliyor ?

Atılan adımlar sonrası gayrimenkul sektöründe alım satım yaparak kazanç sağlamak isteyen kişilerin önü büyük ölçüde kesildi diyebiliriz. Tabi bu durum sadece o kişilere değil bu gayrimenkulleri satmak isteyen mal sahiplerine, satılması adına hizmet veren emlak danışmanlarına da yansıyacaktır ve doğal olarak satışlarda da azalmalar görülecektir, satılan taşınmazların satış süresinin bu durumda uzama ihtimali de bir nebze güçlenmektedir.

Bu konuyu sadece bir iki cümle ile geçiştirmek ve sektörde düşük bir oranda etki edeceğini düşünmek şahsımca yanlış bir tutum olacaktır. Sektörde bir taşınmaza 5 yılı aşkın bir süre ile mal sahipliği yapan kişiler bu durumdan daha az etkilenirken bu süreyi doldurmayan mal sahipleri ise satış işleminden doğabilecek gelir vergisinden ötürü taşınmazlarını satarken biraz zorlanacaklar gibi gözüküyor.

Burada altı çizilmesi gereken konular sadece satışların hızının düşeceği, ilan sayılarının azalacağı, al sat yapmak isteyen kişilerin maliyetlerinin yükseleceği midir?

Konuya sektörde bugüne kadar oluşan bir algıdan yola çıkarak değişik bir bakış açısı ile ele almamız gerektiği kanaatindeyim. Gayrimenkul sektöründe alıcıların ve emlak danışmanlarının sıkça duydukları bir cümle vardır, çoğu mal sahibi gayrimenkulünü satma kararı verdiğinde “ben elime net şu rakam geçsin istiyorum” ifadesini kullanır. Bu sebeple umarım ki, mal sahipleri “gerçek satış değerlerini göstereceğimden dolayı bana gelir vergisi çıkıyor ama ben elime şu miktarın net olarak geçmesini istiyorum” gibi yanlış bir tutum sergileyerek taşınmazları için istedikleri bedelleri doğacak gelir vergisi oranında arttırmazlar.

Şayet böyle bir tutum sergilenirse, gayrimenkul fiyatları doğal olarak yeniden yükselecektir ve bu durumda zaten durgun bir dönemde olan gayrimenkul sektöründeki satışları durma noktasına kadar getirebilir ve kanaatimce bu konuda üzerinde durulması, takip edilmesi gereken en önemli husus budur. Çünkü beraberinde emlak vergisi rayiç bedellerinin yükselmesi de söz konusu olur ve dolayısı ile hiç evini satmayı düşünmeyen bir vatandaşın daha fazla emlak vergisi ödemesine de sebep olacaktır.

Her şeyin gönlünüzce olması dileğimle…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberbodrum.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.