Yaklaşık iki senedir salgının etkisi ile tüm turizm camiası sektör sıkıntılı günler yaşamaktadır. Bu süreç ne zaman sona erer, ne zaman turizm sektörü canlanır ve rahatlama yaşanır sorusu akıllarda. Kısaca herkes bu sezon turizm nasıl olur sorusunu sormakta. 2022 turizm sezonunda da hem kaliteli hem de tereddütlerin devam ettiği bir süreç yaşanacağını düşünüyorum. Kaliteli bir dönem olacaktır, çünkü insanlar salgın döneminde azami özenle hareket etmekte özellikle “yeme-içme” dediğimiz tüketimde son derece dikkatli davranmakta. Tabii ki turizmcinin bu beklentiye daha fazla özenle karşılık vereceğinden emin olabilirsiniz. Yıllardır savunduğumuz kalite öncelikli turizm dönemine bu sezon önemli bir adım atmış olacağız. Yine her zaman savunduğumuz müsriflik ve savurganlığın bu sezondan itibaren daha fazla kontrol altında olacağı açıktır. Turizm ya “her şey dahil” sistemden yavaş yavaş da olsa vazgeçecek, ya da salgın tedbirleri kapsamında servis yapma sistemi ile esnetecektir. Burada alacart servis sistemini destekleyebiliriz.  Özellikle bu konuda BODER başkanının da öncülük yapması önemlidir. Bu tedbirler hem sarfiyatı azaltacak hem de kaliteyi artıracaktır. Tabii ki salgına karşı önemli bir güvence olacaktır. Otellerimizin çok büyük bölümü güvenli turizm sertifikasını aldı. Alınan tedbirlerin yanı sıra bu tarz güvencelerde misafir için çok önemli olacaktır. Özellikle iç turizmde beklenti her zamanki gibi çok yüksek. Bilindiği gibi iç turizm ülkemizde her şeye rağmen çok dinamik. Turizm ne zaman krize girse iç turizm çare olmaya devam etmektedir. Yurt dışında ki hareketlilik esasen çok ümit verici. Yaklaşık 150 milyon Avrupalı tatil için beklemektedir. Ülke olarak bu dilimden mutlaka çok önemli bir pay almamız lazım. Gerek iç turizm gerekse dış turizm de beklenti çok fazla çünkü insanlarda aylardır süre gelen yasaklar ve kısıtlamalarla tam bir sıkışmışlık hakim. Bu durum önemli bir turizm patlamasına sebep olabilir. Ancak bütün beklentiler özellikle aşı programının yeterli ve zamanlamasının çok doğru olmasına, salgının olabildiğince azalmasına bağlı. Bu tür sağlık güvencesi en çabuk şekli ile netice verirse Mayıs başından itibaren hareketlilik artacaktır. Hatta sezonun ortasından sonra 2019 rakamlarına büyük ölçüde yaklaşmak mümkündür. Sağlık güvencesinin çabuklaştırılması ile buna ilave olarak turizm camiasının zaten çok fazla hassasiyetle aldığı önlemler birleşince yine Avrupa’da en çok tercih edilen turizm ülkelerinden biri oluruz. Turizmciler pandemi sürecinde her sektörde olduğu gibi ekonomik olarak çok şey kaybetti, hatta bu süreçte çalışanların bir kısmı, geçim telaşı ile başka sektörlere de geçiş yaptı. BOYD’un yıllardır yaptığı eğitim ve turizme kalifiye eleman kazandırma faaliyetleri hem desteklenmeli hem de diğer turizm derneklerine örnek teşkil etmeli. Bu yaraların bu sezon kapanması lazım ki turizmi turizmciyi yaşatabilelim. Ancak bu sağlık önlemlerinin zamanında ve acilen alınması ve dış politikamızdaki gelişmelerin turizm göz önüne alınarak yürütülmesi ile mümkün olur. Tabi turizmci olarak bizlerde tedbiri elden bırakmadan hazırlanmak zorundayız. Yine bu süreçte iç pazara verdiğimiz önemi artırarak ilerlemeliyiz. İnşallah tedbirli hazırlık kaliteli hizmetler turizmimizi canlandıracak ve 2022’de gözle görülür artış sağlanacak ve yine inşallah yaralarımız bir nebze olsun sarılacaktır.