Turizmde 2025 sezonuna umutla hazırlanıyoruz. Başka bir deyimle yeni bir sezon yeni bir UMUT. Umutluyuz çünkü özellikle erken rezervasyon satışlarında önemli artışlar var. Özellikle Almanya İngiltere gibi ülkelerde bu artışlar umut verici. Çok sıklıkla söylediğim Avrupa ve Rusya olmadan Türk turizmi olmaz. Rusya demişken bence bu pazara dikkat etmeliyiz. Ukrayna ile olan savaşları devam ediyor. Suriye konusunda ise tam bir gizem hakim. İnşallah bu belirsizlikler turizmimizi etkilemez.
Bu arada bir beklenen haberde Bodrum turizmi için vereyim. Yunan adalarına olan ilgi gittikçe azalıyor. İnsanlar gerçekleri daha hızlı gördü. Bodrum’a sahip çıkalım çağrıları karşılığını buldu. Bu durumu iç pazarda çok dinamik olan Bodrum için 2025 de avantajını geri almak olarak değerlendirebiliriz.
Erken rezervasyon artışları, iç pazarın Bodrum’u daha fazla tercih etmesi yazımızın ilk cümlesindeki umutlarımızı artırırken sezonun iyi geçmesi kaliteli hizmet ve müşteri memnuniyeti için en gerekli unsur tabiki PERSONEL. İyi ve eğitimli personel olmadan turizm olmuyor. Özellikle verimlilikten ve kaliteden söz edemiyoruz.
Bu da turizmimizin kalitesini düşürüyor gelirlerimizi azaltıyor. Kişi başı müşteri geliri bakanlık kaynaklarına göre 107 USD sektör temsilcileri ise 97 USD dolaylarında olduğu görüşünde. En önemlisi Avrupa’daki rakiplerimizde İspanya Fransa gibi ülkelerde 125 USD. 60 milyon turist ağırlayan ülkemiz için büyük fark maalesef.
Bu açıkların kapanması kaliteli turizm kaliteli personelle olabilir. Peki şu sorulara cevap verebilirmiyiz.
- Kaliteli personel için eğitim sistemi yeterli mi ?
- Turizm dernekleri, STK lar, oteller personel eğitim veriyor mu ?
- Dahada önemlisi turizmde çalışacak eleman bulunabiliyor mu ?
- Turizmde çalıştırmak için bulduğumuz personeli sektörde tutabiliyor muyuz ?
- Sektörde kalmaları için özellikle KIŞ döneminde ekonomik destek sağlıyor muyuz.
Maalesef hepsinin cevabı HAYIR. Peki bu şartlarda nasıl turizm yapıyoruz derseniz bunu cevabı da biraz sokak jarbonu olacak ama gelişine bırakıp sezonu kurtarmaya çalışıyoruz.
Eğitimli personel bulamıyoruz da acaba eğitimli tecrübeli profesyonel yöneticiler bulunabiliyor mu? Ya da profesyonel yöneticiler hakettiği değeri alıp turizmin gelişmesine, kalitelenmesine fırsat tanınıyor mu? Bunun cevabı da Hayır. Genellikle çok sayıda tesisi yönetenler işletme sahibinin yakını, tanıdığı, bazende kendisi olduğu sürece, yöneticlik için sertifika zorunluğu getirilmeden, milyarlık tesislerde kalifiyesiz yönetimlerle turizmde hakettiğimiz zirve hep hayal olarak kalır.
Eğitimli personel turizmin olmazsa olmazı. Profesyonel yönetici turistik tesisin olmazsa olmazı. Başarı istiyorsak, daha verimli daha başarılı faaliyetler bekliyorsak, dünya devleri ile olan rekabetimizde zirveyi hedefliyorsak profesyonel yöneticiler ve eğitimli personele ihtiyacımız var.
Unutmayın TURİZM PROFESYONELLERİN İŞİDİR.