Değerli turizm dostları, Bodrumlu hemşerilerim. Bodrum’un dünya markası olduğunu en çok savunanlardan biri olduğum bilinir. Ancak sonuna gelmeye başladığımız turizm sezonunu Bodrum’da nasıl yaşadığımıza bir bakalım ve buna daha net karar verelim.
Bana ait olduğu bilinen bir sözümü hatırlatmak isterim ‘’ Bodrum’a gelen müşteri için Bodrum’da olmak tatilden önce gelir’’ bu her sene olduğu gibi şimdi de geçerliğini koruyor. Gelen her misafirde bu heyecanı görmek mümkün. İşte bu yüzden Bodrum dünya markası diyoruz.
Peki ya sezon boyu yaşananlar. Bunlara da bakalım. Trafik işkenceye dönüşmüş vaziyette. Nereye gitseniz, hangi saatte ulaşım ihtiyacınız olsa tam bir keşmekeş. Kendi aracınızı bıraksanız toplu taşımlar tıklım tıkış. İstanbul’da bahsedilen taksi sorununun fazlası Bodrum’da var. Yani taksi bulamıyorsunuz. Hiç bir denetim yok diyebiliriz. Hasbel kader kendiliğinden oluşmuş ara yollar tali yollarda tırları yük kamyonlarını görmek mümkün. Oysa o tali yolda tek yön çok zorken çift yönlü ağır vasıta trafiği var. Belki trafikten kaçarım diyenlerin karşılaştığı bu inanılmaz görüntü maalesef Bodrum trafiği ve denetimsizliği.
Bodrum’da hangi gün şöyle bir arıza nedeni ile su kesintisi yapılacaktır mesajı almıyorsunuz? Ya da hangi gün planlı programlı elektrik kesintisi veya arızası ile karşılaşmıyorsunuz. Her yola çıktığımızda trafik zaten bir dert birde sürekli yol bakım çalışması altyapı çalışması nedeni ile yolların kapanmasını yaşamayan var mı. Çevre temizliği ise ayrı bir trajedi medyatik kampanyalarla temizlik olmuyor maalesef. Bu anlattıklarım turizm sezonunda dünya markası Bodrum’da yaşanmaktadır.
BODER yöneticisi dostlarımız sağolsunlar, 1 milyon turist geldiğini ve turizmin çok iyi geçtiğini açıklamışlar. Dostlar turizm rakamlarla yapılamıyor yaşadığımız gerçekleri de dile getirmek lazım. Çünkü bizim yaşadığımızı bahsettiğiniz bir milyon turistte yaşıyor. Acaba bunların ne kadarı ülkelerine olumlu izlenimlerle gitti. Bunu önemsemek lazım.
Ayrıca 2-3 ay doluluk doğrudur yüksek sezon dediğimiz aylarda 60-70 gün doluluk yakalanıyor ve turizm bu süreçte söylendiği gibi iyi gidiyor. Peki ya diğer aylar. 2-3 ay çalışıp 9 ay ne yapacak turizm emekçileri işletmecileri. Yıllardır turizmin süresini uzatmak için önlem alalım diyoruz önerilerde bulunuyoruz ama maalesef sonuç yok. Ve maalesef 2-3 ayla avunuyoruz.
Bodrum gerçekten dünya markası dünyada bunu böyle görüyor. Biz de bu değerin kıymetini bilmeliyiz. Yönetimler, turizmciler STK’lar hatta siyasiler elele verip Bodrumun dünya markası ayrıcalığını koruyacak önlemler almalıyız turizm sezonunu uzatmak için çaba sarfetmeliyiz. Aksi takdirde gerçekten dünya markası mıyız sorusunu başkaları da sormaya başlar.