2020’de büyük kayıplar yaşayan işsiz kalan işletmelerini açamayan açık işletmelerde zarar eden veya ayakta durmakta zorlanan turizmci, 2021’de umut arıyor. Ama Haziran ayını da yarıladık hala belirsizlikle boğuşuyoruz.   Rusya Türkiye’ye kapılarını açmayı yine erteledi. İngilizler keza yine erteledi. Özellikle Bodrum turizmi için İngilizlerin önemi büyük. Ruslar ise Antalya için çok önemli hatta Antalya’nın dolması demek diğer destinasyonlarında kolaylıkla satış yapması anlamı taşır.   Bodrum, bu anlamda doluluk konusunda sıkıntı yaşıyor. Turizmci önemli ölçüde alternatif satışlara yöneliyor örneğin Ukrayna Romanya Ortadoğu gibi. Fakat bu yeterli çözüm değil.   Turizmi ve turizmciyi düşünüyorsak, hatta turizmden gelen gelir istihdam önemli ise dış politikamızda bunun önemine göre stratejilerde üretmeliyiz. Avrupa ülkeleri 12-16 yaş grubunu aşılarken biz henüz 50 yaş üstüne yeni aşılama başlatıyoruz. Bu iki faktör maalesef ülkemiz turizmini olumsuz etkiliyor.   Birçok turizmciye göre Temmuz Ağustos çok dolu geçecek, sonraki aylarda önemli doluluklar  yaşanacak.Ben kimsenin hayal görmemesini öneriyorum. Avrupalı turistin rotası başka ülkelere kaymışken ülkemize çevirmek çok kolay olmayacak . Ayrıca şimdiden 2 ayı kaybeden turizmci, temmuz ağustosla sezonu kurtarırım diyorsa yanılır.   Turizm iyi zamanında en geç Nisanda başlardı. Şimdi Temmuzdan söz etmek gerçekten büyük yanılgı. Herkesin maliyet hesaplarını daha rasyonel yapmasını öneriyorum.   Bu faktörler yada gelişmeler yinede umudumuzu kırmamalı, dik durmaya devam etmeliyiz. Ama her zamankinden çok daha  fazla dikkatli ilerleyerek, sürekli alternatif Pazar kovalayarak, umutlarımızı sadece Almanya Rusya İngiltere ile sınırlı tutmayarak mücadele etmeliyiz.   Tabi burada biz turizmciye adeta ilaç olan iç pazarın önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Bu belirsizliklerde oluşan boşlukları iç pazarla doldurmak için çok akıllıca, iç Pazar müşterisini kırmadan küstürmeden izlenecek satış politikaları mutlaka turizme büyük katkı sağlayacaktır.   Unutmayalım ki iç Pazar dünyada hiçbir ülkede olmadığı kadar ülkemizde dinamiktir. Bu avantajı kullanmak hepimizin yararına. Umutlarımız şüphesiz devam ediyor, umarım pandemi daha fazla kontrol altına alınır. Aşılama daha hızlı uygulanır, dış politikada turizm biraz daha fazla gözetilir ve arzu ettiğimiz turizm ortamı sağlanmış olur.   Bu ortam sağlandığında ülkemizin kaynakları turizmcilerimizin profesyonelliği Avrupalının bile beklemediği kadar hassas uygulanan güvenlik koşulları ile çok efektif geçebilecek bir turizm sezonu her zaman mümkün.