Uzun yıllar önce, sanırım 2003 yılında, Bodrum Esnaf ve Sanayici İşadamları Derneği (BESİAD) ile birlikte, Marmaris’in o zamanki belediye başkanı rahmetli İsmet Karadinç’in daveti üzerine Marmaris’e gittik. Bodrumlu işadamları Marmaris’in altyapı, su, çöp depolama gibi sorunlarını nasıl çözdüğünü görerek, Bodrum’un da bu sorunları benzer şekilde çözüp çözemeyeceğini anlamak istedi.   O yıllarda Bodrum’un en büyük sorunları su, çöp deponi alanı ve atık su arıtma tesisi idi. (Çok tanıdık geldi değil mi?) Hemen her yıl Bodrum çöplüğünde yangın çıkıyor, ilçe günlerce süren yangının pis dumanını solumak zorunda kalıyordu.   Marmaris Belediye Başkanı rahmetli İsmet Karadinç, bizleri çok iyi ağırladı ve tüm tesisleri en ince ayrıntısına kadar gezdirerek anlattı.   Çöp depolama alanı beni çok etkilemişti. Öyle bir sistemdi ki herşey en ince ayrıntısına kadar düşünülmüştü. Çöplük alanı yemyeşil ağaçlarla kaplıydı. Son derece modern bir yönetim binası vardı ve binanın girişinde çöp depolama alanının bir kesiti vardı. O kesitte çöp döküldükten sonra suyun nasıl dibe çöktüğünü, kullanılan sistem sayesinde metan gazının hiçbir tehlike oluşturmadığı çok ayrıntılı bir şekilde görülüyordu.   Tesiste bir de ayrıştırma bölümü vardı. Ve işçiler tarafından ayrıştırma çok titiz bir şekilde yapılıyordu. Benim en çok ilgimi çeken konulardan biri de; çöplükte neredeyse hiç koku yoktu.   Tesis çöp deponi alanı olmasına rağmen, çevreye son derece duyarlıydı. Tesisin yanıbaşında hiçbir olumsuz görüntü yoktu.   O zamanlar Bodrum, merkez belediyeyle beraber toplam 11 belediyeye sahipti. Belediyeler Bodrum Yarımadası Belediyeler Birliği’ni oluşturduğunda en önemli konu yine çöplüktü. Ciddi çalışmalar yapıldı. Bakanlıklar desteği alındı ve Yaka Çilek Tepesi’nde yerleşim yerlerine uzak bir alan, çöp işleme tesisi alanı olarak ayrıldı.   Buraya çöp depolama değil, çöp işleme tesisi kurulacaktı. Eğer yapılabilseydi tesis, dünyanın en modern tesislerinden biri olacaktı. Aslında tesis çöplük değil, son derece modern bir geri dönüşüm tesisi olacaktı. Benzerleri Avrupa’nın modern şehirlerinde, hem de şehir içinde mevcuttu.   Ama olmadı. Çevreciler, köylülerle birlikte projeye büyük tepki gösterdi. Tesisin aslında çöplük değil, çöp işleme tesisi olacağını, çevreye hiçbir zararı olmayacağını bir türlü kabul etmek istemediler.   Yine açılan davalar, neredeyse her hafta yapılan eylemlerle bu projede Bodrum’da sadece bir anı olarak kaldı.   2009’da Bodrum Belediye Başkanı olan Mehmet Kocadon da bu konuyla ilgili çok önemli çalışmalar yaptı. Yurt içi ve yurt dışından bir çok uzman getirdi, projeler hazırlattı. Ama 2014’de Bodrum Belediyesi’nin bu konuyla ilgili yetkisi Muğla Büyükşehir Beleiyesi’ne geçince, bu projelerde maalesef rafa kalktı. Mehmet Kocadon sağolsun bu dönemde Büyükşehir'le kavgayı seçtiği için pek raftan ineceğe de benzemiyor.   Ama buna rağmen Muğla Büyükşehir Belediyesi Mumcular’da büyük ve modern bir çöp depolama alanı kuracak. Ama yine büyük tartışmalar söz konusu. AK Parti Milletvekili kendini köylülerle birlikte ağaçlara bağladı. Sonra sert açıklamalar yaptı.   Tam o sıralarda Bodrum çöplüğü yine yanmaya başladı. Dumanı ilçeye kabus gibi çöktü. İçin için yanan Bodrum çöplüğü günlerce aslında Bodrum’u da yaktı. Üstelik bu sene sadece Bodrum çöplüğü değil, Dereköy ve Gündoğan çöplüğü de yandı. Ve yine günlerce yandı.   Size bahsettiğim zaman aralığı sadece benim şahit olduğum 13 yıllık bir süreç. Aslında Bodrum’un çöplük sorunu en az 30-40 yıllık büyük bir sorun. Ve artık kangren oldu, mevcut çöplükler tedavi olmuyor. Bodrum Belediyesi "yetki bende değil" diyerek topu her zamanki gibi taca atıyor. Eğer Bodrum Belediyesi Büyükşehir'e engel olmazsa sanırım bu sorun ortadan kalkacak.   O yüzden lütfen Mumcular’a yapılacak tesisi iyice inceleyelim ve nasıl olacağını iyi anlayalım. Anlayalım ve destek olalım ki artık Bodrum’un kangren olan çöplük sorunu çözüme ulaşsın, biz de bu çağda, bu ilkellikle tüm dünyaya rezil olmayalım.