2017 turizm sezonu biteli neredeyse 3 ay oldu. Ancak ne turizmin, ne de turizmcinin sorunları maalesef bitmedi. Dış politikalarımızın sonucu dış turizm son derece kısıtlandı. Bu da iç pazara zorunluluk getirdi. İç Pazar maalesef düşük fiyat ve daha maliyetli bir operasyon. Birde doluluk sağlayabilmek için turizmciler borçlarını ödeyebilmek için para bulmak zorunda olan işletmecilerin aksiyonları ile hepten maliyetine ya da maliyet altında kalan satışlar belirlenen hedeflerden uzaklaşılmasına neden oldu.   Tam da bu doğrultuda çalışmak zorunda kalan çok sayıda turizmci, sezonu yıpranmış yorulmuş ve hatta profesyonellik azmi ile çıktığı bu yoldan soğutulmuş ve adeta sezon bitti diye sevinir hale getirilmiştir. Her profesyonel turizmci sezona hatta 2017 yılına her zamanki heyecanı ile ve de sistem kurma bütçeleme ve bütçe doğrultusunda çalışma hevesi ile başlar. Bu doğrultuda satış pazarlamasını gerçekleştirir personel yapılanmasını sağlar sistemini hazırlar ve sezonu büyük bir umutla karşılar. Ancak bu süreç sanıldığı gibi geçmez. Yapılan bütçede yer alan fiyatlar satış arttıkça işletmeci tarafından ucuz bulunmaya başlanır. Halbuki bir sezon öncesi çalışan hiçbir acenteci otele girmek dahi istemezken turizmci kendi itibarını kullanarak satış gerçekleştirmekte olduğu görülmez bile. Bir önceki yıllarda izlenen yanlış politikalar maalesef sadece acentalarda değil satıcılarda ve hatta personelde istenmeyen tesis haline getirilebiliyor. Yine burada da profesyonel turizmci itibarını kullanarak bu sorunlarında altından kalkıyor. Yeterli sanmayın yetmez! Sıra geldi hemen her gün abartısız bir talep var işletmeye işletmenin kredi borçları geçmiş yıl borçları veya şahsi ihtiyaçları için para bulmak. Buna yönelik yaptığınız anlaşmalarda havada kalır. Size 500 TL çok, bu para bize yeter dense bile sizin bulduğunuz 1000 TL bile yetersizdir. Hatta bulduğunuz iki kat  nakit o kadar yetersiz gelir ki; “sen nasıl profesyonelsin ya bu da paramı, daha fazla bulmalısın” diye de eleştiri alırsın. Bu arada sezonda operasyon hangi bütçe ile yürüyecek derseniz alacağınız cevap çok daha vahim ‘’operasyon beni ilgilendirmez o sizin işiniz’’.   Her şeye rağmen sezon gelir operasyon başlar. Esas mücadele o zaman daha da büyür. Operasyonun yürümesi için finansal kaynak lazımdır. Personel satıcı ve diğer harcamalar sizden ödeme bekler. Evet sizden bekler malum işletmeciyi nedense bu konular ilgilendirmez. Siz zaten bütçenin 50’sini çoktan borçlara kullanmışsınız, kalanını zamanında tahsil ederek işletmeyi sürdürmeniz lazım ama işletmecinin finans ihtiyacı inanın bitmiyor. Bu zorluklar arasında erken tahsilat yüzünden ödeme yapamazsanız ve de personel sorun yaratırsa sorun sizindir. Ola ki işletme sahibine yansıyacağı tutarsa hedef sizsiniz. “Aldığın personele bu işte bulduğun satıcı bu mudur! Sezon başında tesise girmek bile istemeyen bu insanlar zamanı gelince hatta geçince ödeme istemeleri suçtur.!!!”   Personelse atalım, satıcı ise değiştirelim. Siz hiç finansal konuları muhatap almayayım ödeme istedi diye anında hırsızlıkla geldikleri bölgeler nedeniyle hatta abartmıyorum görüntüleri nedeni ile suçlanıp kadronun 40’nın bir anda işten çıkartılıp kapınıza gönderildiğini düşünebiliyor musunuz?   Hatta bir sezonda  bütçenizdeki personel sayısının en az 5 katı kadar değişiklik yapmak zorunda kaldığınızı düşünebiliyor musunuz. Bundan sonra bu ayrılışları telafi edip operasyona devam etmek için kendiniz dahil bütün yöneticileri fiilen çalışmak zorunda bırakıp iş yürüsün de her şeyi boş verdiğinizi sonrada kendinize profesyonel dediğinizi düşünebiliyor musunuz. Bununla kalmayıp sürekli müşteri ile adeta didişen, kimine “bu çok kilolu çok yiyor”, kimine “havuzda gürültü yapıyor”, kimine “çok içiyor” deyip sonrada atın bu müşterileri diye talimat yağdıran kişilerin işletme sahibi olduğunu düşünebiliyor musunuz?   Sezon sonu gelir işletmenin değerinden bile fazla olan borçlarınız doğal olarak bitmemiştir bunun adı da zarar ettik olur. Daha sezon başlamadan alınan finanslar ödemeler unutulur. Bu kadar sıkıntılı bir turizm sezonunda sürekli dolu geçirmek unutulur. Yapılan fiili karlar göze görünmez. Sorsanız profesyonel ama … diye başlayan eleştiriler.   Turizm zor süreçlerden geçiyor, yüzbinlerce çalışan işsiz. Çok sayıda profesyonel sektör değiştiriyor hatta bazı işletmeciler sektörden çıkmayı tercih ediyor. Uzaktan nasıl görünüyor bilmiyorum ama turizm çok sıkıntılı, turizmci çok dertli. Bu anlattıklarım profesyonel bir turizmcinin bu sıkıntılar arasında çalışmak zorunda olması nedeni ile ve birde buna işe başlayıp yarıda bırakmamayı verilen söz ve taahhütleri(acente, personel, satıcı) yerine getirmeyi ekleyince hangi şartta olursa olsun sezonu bitirme zorunda kalışıdır ve bu örnekleri çoğaltmak mümkündür. Maalesef bazen de sezon bitti diye mutlu oluyorsunuz. Tabi buna mutluluk diyorsak.   Hep diyoruz ya güzel bir turizm herkesin hakkı ancak hakkı ile çalışmak ve sonunda hak ettiği değeri görmekte her turizmcinin hakkı.