Hepimizin hayatında önemli dönüm noktaları vardır. Bu anlar hayatımızın geri kalanında ya olumlu, ya da unutmak isteyeceğimiz kadar olumsuz durumlara yol açar. Bu gibi durumlarda hep “keşke” deriz ama iş işten çoktan geçmiştir.
“Geçmişe dönebilseydim, bu kararı vermezdim” demişizdir hepimiz. Ama bu yanlış kararlar her ne kadar hayatımızı olumsuz etkilese de, bizlere tecrübe kattığı da kesindir. Benzer bir sorunda attığımız yanlış adım aklımıza gelir, yoğurdu üfleyerek yeriz.
Siyasette de durum farklı değil aslında. Geçmişte siyasilerin verdiği kararlar, kitleleri çok derinden etkilemiştir. Büyük savaşlar büyük ekonomik buhranları incelediğinizde siyasilerin verdiği yanlış kararların en büyük sebepler olduğunu rahatlıkla görürsünüz.
Ülkeyi yönetenlerin kararları tüm ülkeyi, il ya da ilçeleri yönetenlerin kararları yaşadığımız coğrafyayı etkilemiştir.
Bodrum’un bugün neden alt yapı sorunları yaşadığını, neden susuzluk çektiğini, neden hala çöp sorunlarıyla uğraştığını araştırın, zamanın siyasilerinin almış olduğu yanlış kararları, bu kararlar yüzünden yapılamayan hizmetler dışında milyonlarca liranın heba olduğunu görürsünüz.
Benzer bir durumu da yaklaşan yerel seçimlerde yaşama ihtimalimiz var. En azından bazı siyasi partilerin Muğla geneli ve Bodrum’da verdiği kararlara bakınca “bu kadar da olmaz” diyorsunuz.
Alınan yanlış kararları çok net görmenize rağmen siyasiler nedense bunu göremiyor. Kendi doğrularında yaşadıkları için yanlışlarını ancak kaybettiklerinde anlıyorlar ve o zaman “keşke” diyorlar Ama iş işten geçmiş oluyor.
Bana göre CHP’nin Muğla’da Osman Gürün tercihi çok büyük bir yanlış. Gürün seçilse bile yaşadığı yıpranmışlık bu şehre çok olumsuz yansıyacaktır. CHP’nin Bodrum’da ne yaptığı da belli değildir. Aldığı kararlarla hem Mehmet Kocadon’u hem de kendilerini yıpratmaktadır. Bodrum’da parti içinde büyük bir hoşnutsuzluk söz konusudur. Mehmet Kocadon kesinlikle büyükşehir belediye başkan adayı olarak atanmalıydı. Kocadon’un büyük şehir adayı olmasından sonra ne Bodrum’da, ne Muğla’da en küçük bir tartışma yaşanmazdı.
Benzer durum Ak Parti içinde geçerli. Muğla Büyükşehir’de önce İskender Gencer’in ismi telaffuz edildi. Gencer’in ismi hem Ak Partililer’i hem de MHP’lileri çok mutlu etti. Ancak genel merkez tarafından Mehmet Nil Hıdır’ın ismi ön plana çıkarılınca bu durumdan kimse memnun olmadı.
Bodrum’da da durum farklı değil. Çok iyi, kültürlü, bilgili bir kişi olmasına rağmen Dr. Tahir Ateş’in Ak Parti adayı olması, ne Ak Partililer’i ne de MHP’lileri mutlu etti. Büyük kesim Ateş’le seçimden iyi bir oy alınamayacağını düşünüyor. Mehmet Tosun, Mehmet Kocadon gibi isimlerin karşısında Bodrum’u, Bodrumlular’ı çok iyi tanıyan, siyaseti iyi bilen bir aday olması gerektiğini düşünenler hiçte az değil.
Siyasette keşke demek, ilçeleri, illeri hatta ülkeyi derinden etkiliyor. Bu yüzden alınan her kararı, atılan her adımı çok dikkatli analiz etmek ve getirisini iyi hesaplamak gerekiyor. Yoksa zararın büyüğünü vatandaş görüyor.