Sitemizin alt yapı çalışmaları nedeniyle mecburen biraz uzak kaldık. Mevcut şartlara uyum sağlamak adına bu zorunlu ayrılıktan dolayı özür dilerim. Daha güçlü bir haber portalımız var artık. Ülke gündemi o kadar yoğun ki, yazı yazmadığım bu süre içinde Bodrum için aslında çok da yazacak bir şey yoktu. Gerçi Bodrum’da taşı kaldırsanız altından yazacak bir şey çıkar hiç kuşkusuz ama ülke gündemi tartışmaları herşeyin önüne geçti. Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması, boykot tartışmaları, çok değerli sanatçılarımızın kaybı hep üst üste geldi. Bu yoğun gündem içinde beni en çok üzen, Bodrum’da bile çok ciddi ayrışmaların olmasıydı. Siyaset artık o kadar içimize işlemiş ki, bizi biz yapan değerler siyaset uğruna ortadan kalkmaya başladı maalesef. Öyle fanatikçe siyaset ayrımı var ki, dün ak dediğine bugün kara demekten hiç çekinmiyor, üstelik bunu ölümüne savunuyorlar. Fanatikçe tuttukları parti yanlış bir şey yapsa bile, fanatik partililer bunun yanlış olduğunu bile bile ölümüne savunuyorlar! Hatta bu yanlış ortak değerlerimizi yok etse bile! Ne acı değil mi? Bu fanatiklik öyle bir hal aldı ki, kendi siyasi düşüncesinde olmayan biri öldüğü zaman bile arkasından dini kullanarak nefret söylemi yayanlar var. Dinimizde ölen kimsenin arkasından kötülükleri konuşulmaz. Çünkü o yargılanmaya gitmiştir. İkinci bir yargıca ihtiyacı yoktur. Gıybet noktasında sağ insanlar için haram olan ne ise, ölenler için de, meşhurlar için de, siyasiler için de haram olan odur. Peki biz öyle mi yapıyoruz? Samimi olarak soruyorum, öyle mi yapıyoruz? Hayır! Ölen kişi eğer bizim siyasi anlayışımıza muhalifse arkasından konuşmaktan, nefret söylemi yaymaktan çekinmiyoruz. Bu ayrışma o kadar tehlikeli bir hal aldı ki, ölünün arkasından bile böyle yapılıyorsa sağ olanlar birbirine ne yapmaz! Türkiye Cumhuriyeti’ni, Türk Milleti’ni güçlü kılan, sarsılmaz birliğiydi. Ama son zamanlarda maalesef bu birliğin gittikçe zayıfladığını, hatta yok olmaya başladığını görüyorum. O yüzden kendimize gelmemiz, siyaseti değerlerimizin üzerinde görmememiz gerekiyor. İnşallah yapabiliriz, ne diyeyim!