Pazar günü Bodrum Ticaret Odası seçimleri var. Her iki grubun listelerine bakınca çok değerli isimleri görüyoruz. Kıyasıya bir rekabet zor görünse de, benim temennim seçim sonrasında kim kazanırsa kazansın, Bodrum için bir araya gelerek ortak paydada neler yapılabileceğini konuşmalarıdır.
Sonuçta her iki grubun adayları aynı çatı altında olmaya devam edecek, BODTO’nın faydasını da zararını da hep birlikte görecekler.
Aslında şimdi söyleyeceklerim oda, dernek, belediye, milletvekili seçimleri için değişmiyor. Sonuçta hangi makama kim seçilirse seçilsin, amacı hizmet olmalıdır. Bu hizmeti yaparken egolarından arınmalı, kendisini dev aynasında görmemeli, makamının gereğini yerine getirmelidir.
Bahsettiğim, maalesef bizim ülkede pek olmuyor!
Kendilerini herhangi bir derneğin başkanıyken dev aynasında gören, “dünyaları ben yarattım” havası içinde olan, ego patlaması yaşayan, herkese yüksekten bakan, hatta işine gelmeyen eleştirileri yapanlara iftiralar atıp, bağırıp çağıranlar, daha yüksek bir makama gelince ne yaparlar, varın siz düşünün!
Asli görevi “hizmet” olan ama koltuğu kapınca “ben” söylemi içinde olup, sadece kendi egosunu tavan yapmak isteyenleri biz çok gördük. Bu kişiler yüzünden ülkemiz çok şey çekti, çekmeye devam ediyor.
O yüzden ben adı her olursa olsun, tüm seçimlerde yönetime aday olanların tevazu içinde olmaları ve makamlarının gerçek amacını bilerek çalışmalarını diliyorum.
En yakın seçim bu Pazar gerçekleşecek Bodrum Ticaret Odası seçimleri.
Açıkçası ben Mahmut Kocadon ve yönetiminden bugüne kadar öyle bir ego patlaması, şahsi hırs, kibir hiç görmedim. Hem Mahmut Kocadon’a hem yönetimine ne zaman istersem ulaştım. Kapıları her zaman açık oldu.
Bodrum Ticaret Odası’nı da bu zamana kadar gayet iyi yönettiler. Mahmut Kocadon zamanında BODTO’yla ilgili olumsuz pek bir şey duymadım.
Zaten son olarak Bodrum Ticaret Odası, diğer tüm Odalar arasında aldığı en yüksek puan ile TOBB tarafından Türkiye birinciliği ile ödüllendirildi.
BODTO’yu benim eleştirdiğim tek konu, yerel basına ilgisiz kalması oldu. Sonuçta yerel basın, yerel dinamikler için çok önemlidir. Yerel basının yaşaması, ayakta kalabilmesi için sivil toplum kuruluşlarının desteği her zaman önemlidir. Ancak Bodrum’un yerel basını, genel olarak son yıllarda BODTO’dan fazla bir reklam desteği alamadı.
Kim gelirse gelsin yeni BODTO yönetimi umarım yerel basını daha fazla önemser ve destek olur. Çünkü yerel basın Bodrum’da herkese lazımdır.
Alp Arbak olarak benim gönlüm Mavi Grupta. Mahmut Kocadon ve ekibinin bu seçimi kazanacağına inanıyorum. Diğer gruba da başarılar diliyorum.
Sonuçta kim kazanırsa kazansın, ortak paydamızın Bodrum olduğu gerçeğini hiç unutmamak gerekiyor.
Bodrum için hayırlı olsun.