Hani bazı şeyler vardır ya bir türlü akıl sır erdiremezsiniz, işte benim için onlardan biri de hanutçuluktur. Bugüne kadar hanutçuluk sayesinde kazanan hiçbir işletme görmedim. Tam tersine hanutçuluk yaptığı bilinen işletmenin önünden geçmemek için yol değiştiren bir çok kişiye tanık oldum. Nasıl olmasın ki! Bir düşünün, yolda eşinizle çocuğunuzla yürüyorsunuz. Hiç tanımadığınız bir tip üstünüze atlıyor, sarılıyor, kolunuzdan çekiyor, saçma sapan muhabbetle sizi işletmeye sokmaya çalışıyor! Ne yaparsınız? Ya o tiple kavga edersiniz, ya da oradan kaçıp gidersiniz. Bir çok kişide bunu yapıyor zaten. Bodrum’da hanutçularla kavga eden çok kişi gördüm. Mahkemelik olan bile var! Bodrum’da hanutçulukla yıllardır mücadele edilir. Sezon başlamadan işletmeler ikaz edilir, denetimler yapılır. Ama maalesef tam olarak önüne geçmek bu zamana kadar mümkün olmadı. Hanutçuluk yapan hiçbir işletme kazanamıyor, bu çok net! Ama zarar sadece işletmenin kaybı değil maalesef. Zira olan Bodrum turizmine oluyor. Hanutçuluk yüzünden turist şikayetçi, işini doğru dürüst yapan işletmeci şikayetçi. Öyle ya kurunun yanında yaş da yanıyor! Bodrum’da bazı noktalarda hanutçuluk çok yaygın. Yolda yürümekte zorlanıyorsunuz. Es kaza işletmede dikkatinizi çeken bir şey görüp durursanız yandınız! Hemen biri üzerinize atlayıp salyalarını saçmaya başlıyor. Ama ısrarla inatla hanutçuluk yapanlar “işler iyi gitmiyor”, “bu sezon çok kötü” diye yakınıp duruyor, kabahati başkasında arıyor. Hanutçuluk turizme büyük zarar veriyor. O an 3-5 kuruş fazla kazanma derdinde olanlar aslında hem kendi hem de Bodrum’un geleceğine kurşun sıkıyor. Onca olumsuz örneğe, onca cezaya rağmen maalesef hanutçuluğun önünü tam olarak alamıyoruz, bile bile lades diyoruz. Yazık!!!